OKULSUZ TOPLUM



           Kitapta aslında amacın eğitim değil eğitilmeye çalışan ve sabit bir insan profili yaratmak olduğunu anlatılıyor. İnsanlığın kabul görmüş olduğu bu eğitim ve öğretim sistemi üzerinden birçok değerini yitirdiğini ve daha da bozulmaya uğradığını müfredat üzerinden, istenilen kalıba sokulmuş, bu kurumların gün geçtikçe ticarethaneye dönüştüğünü, insanların değer sistemini kurumsallaştırdığını belirtiyor. Eğitim ve öğretim konusunu ele alan bir kitapta baştan bugüne okulu ve eğiticiyi ele almış. Okul bize gerçekten bir şey katıyor mu? Yoksa boş zaman ve ekonomik bir kayıp olarak mı görmemiz gerekiyor? Aile, sokak, internet ve arkadaşlarımızdan hayatı öğreniyoruz ve okul bize sadece kalıplaşmış ritüeller verdiğini söylüyor. Peki, okul olmasa diyelim. Gerçekten kaç kişinin hayali var? Ve kaç kişi hayalini gerçekleştirebilir? İnsanlar bu sertifikalar sayesinde iş buluyor ve geçimlerini sürdürüyorlar. Okulsuz bir toplum olabilir mi? Olursa nasıl olur? Emin değilim. Bu sorunun cevabını hâlâ veremiyorum. Galiba ben de okulun köleleştirdiği bireylerden biriyim ve bu yüzden okulsuz bir toplum düşünmekte zorlanıyorum. Yazar kitabı Amerikan eğitim sistemini kıstas alarak yazmış olsa da, ülkemizdeki eğitim sistemini düşününce, biz de okulların modern bir toplum ürettiğini iddia edemeyiz. Zaten dünyayı tanımaya başlayan çocuklarımız okullarda merak duygularını tamamen yitirip, gerçek hayatta çoğu zaman ihtiyaç duymayacakları bilgileri yükleniyorlar.

 

SCHOOLİNG THE WORLD

 

Bu belgeselde aslında batılıların özellikle ABD ve İngiltere gibi batılı ülkelerin diğer ülkelere dayatmaya çalıştığı şey aslında tek tip insan kültürü yaratmak. Fakir ülkelerdeki bireyler ise bu eğitimin verilmesinden sonra kendi kültürlerinde olan merhamet, nezaket, yardımlaşma gibi değerlerin yavaş yavaş yok olduğundan şikâyetçiler. Temel gayeleri para kazanmak olduğunu dile getiriyorlar. Eğitim kavramının maddi bir çabaya doğru gittiğini anlayabiliriz. Bu sayede kültürel insan çeşitliliği yavaş yavaş tek tip insana dönüşüyor. Aslında daha çok tarım ve hayvancılıkla geçinen toplumlarda çocuklar, modern eğitim sistemine gitmeye başladıklarında günlerinin büyük bölümlerini okullarda geçiriyorlar. Modern eğitim sisteminde aslında şehirli tüketici kültürünün nasıl kullanılacağını öğreniyorlar buda kendi toplumlarında aslında pekte bir işe yaramıyor. Aldıkları bu eğitimle birlikte kendi toplumlarında nasıl hayata tutunabileceklerini pekte bilmiyorlar. Kendi toplumlarında yapılan tarım ve hayvancılık gibi uğraşlar hakkında pek bilgi öğrenmedikleri için bir şeyler yapamıyorlar. Aslında kendi kültürlerine uygun bir eğitim alsalardı yaşam biçimleri ve uğraşları hakkında daha çok bilgi birikimine sahip olacaklardı. Ailelerin çocuklarının okullara gitmesini istemesinin nedenleri arasında daha çok kendilerini cahil gördükleri için çocuklarının da kendileri gibi olmasını istemediklerinden kaynaklanıyor.


Yusuf Bolat

190811015